İklim Ağı’ndan Açıklama: Türkiye bugünden itibaren emisyonları azaltmayı hedeflemeli!

Türkiye’nin iklim alanında çalışan 15 sivil toplum kuruluşunu bir ortaya getiren İklim Ağı, yaptığı basın toplantısında, Türkiye’nin yakında açıklayacağı 2035 iklim gayesinin sera gazı emisyonlarını bugünden itibaren azaltacak biçimde belirlenmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye, iklim değişikliğinin tesirlerine karşı Avrupa’nın en kırılgan ülkesi. Hâlihazırda iklim değişikliğinin olumsuz tesirlerini her geçen gün seller, kuraklık ve yangınlarla deneyimlediğimiz ülkemizde, iklim krizine karşı bizi daha dirençli hale getirecek ve varlıklı biyolojik çeşitliliği ve doğal sistemlerin korunmasını sağlayacak tesirli bir iklim gayesine muhtaçlık var. 

 Aynı vakitte, savlı bir iklim gayesi iktisatların karbonsuzlaşmasını zarurî kılarak toplum için adil dönüşümün vaktinde gerçekleşmesini sağlayacak. 

Türkiye, yakın vakitte Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Kontratı (BMİDÇS) Sekretaryasına, toplumda iklim gayesi olarak bilinen 2035 yılı için ulusal katkı beyanını (NDC, Nationally Determined Contribution) sunacak.

İklim Ağı, yaptığı ortak açıklamada, iklim siyaseti üretim sürecinin en yetkili makamı olan İklim Değişikliği ve Ahenk Uyum Kurulu’nda (İDUKK) iklim değişikliği konusunda uzman hiçbir sivil toplum örgütünün olmadığına dikkat çekerek İklim Ağı’nın İDUKK üyesi olması gerektiğini söz etti.

Türkiye’nin 1,5 derece eşiği ve 2053 net sıfır gayesine uyumlu olarak vereceği iklim amacında yer alması gerekenler şöyle sıralandı:

• Fosil yakıtlardan çıkış: Türkiye’nin iklim kriziyle çaba için emisyonlarını bugünden başlayarak azaltması gerekiyor. Elektrik üretiminde kömür tüketiminin sıfırlanmasına ve gaz ile petrol için yeni yatırımların sonlandırılmasına yönelik bir tarih açıklanmalı. Nükleer güç, nükleer güçten hidrojen üretimi, karbon yakalama ve depolama üzere aldatıcı tahlillerden uzak durulmalı. 2030 yılına kadar fosil yakıt teşvikleri kaldırılmalı. İletim ve dağıtım şebekesinin kapasitesi geliştirilmeli.
• Adil geçiş: Fosil yakıt bölümlerinde işgücü dönüşümü ve güç yoksulluğuna ait önlemleri de içerecek biçimde kırılgan kümelerin “geride kalmamasını” sağlayacak bir “Adil Geçiş Mekanizması” 2030 yılına kadar kurulmalı.
• Doğa muhafaza: 2030’a kadar korunan alanların hissesi %30’a çıkarılmalı ve bozulmuş ekosistemlerin (orman, sulak alan, tarım alanı vs.) en az %30’u onarılmalı.  
• Gıda teminatı: Agroekoloji ve onarıcı tarım uygulamalarının (organik tarım da dâhil olmak üzere) mevcut ülke tarım toprakları içerisinde hissesi %10’a çıkarılmalı. Tarımda hakikat eser planlaması ve tasarruflu sulama sistemleriyle su tüketimi %50 azaltılmalı.
• Orman yangınlarıyla çaba: Geleneksel yangın tedbire prosedürleri yeni iklim projeksiyonları ışığında uygulanmalı, orman yangınları ile gayret teşkilatı eğitim ve donanım muhtaçlıkları yeni yangın rejimine nazaran güçlendirilmeli.
• Sağlık: Ekosistem odaklı tahlillerle kişi başına düşen yeşil alan ölçüsü yaklaşık iki katına çıkmalı. Sıcak hava dalgalarına maruz kalarak sıhhat problemleri yaşayan nüfusa dair planlama yapılmalı. Tüm hava kirleticiler ölçülerek izlenmeli, etraf mevzuatında fosil yakıtlı elektrik üretim santralleri ve sanayi tesislerine tanınan kirletme istisnaları kaldırılmalı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı